Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

KEM ALAT İLE KEMALAT OLMAZ 

Hat sanatını icra edeli bu atasözünün hayatımızdaki yerini ve ne ifade ettiğini daha iyi anladım. Çünkü hangi işi yaparsak yapalım...

Haber Giriş Tarihi: 30.01.2024 11:10
Haber Güncellenme Tarihi: 30.01.2024 11:10
Kaynak: Haber Merkezi
KEM ALAT İLE KEMALAT OLMAZ 

KEM ALAT İLE KEMALAT OLMAZ 

Hat sanatı icra edeli bu atasözünün hayatımızdaki yerini ve ne ifade ettiğini daha iyi anladım. Çünkü hangi işi yaparsak yapalım ve o işte ne kadar iyi bir seviyede olursak olalım, eğer sıradan ve vasat aletlerle yapıyorsak başarılı bir sonuç bekleyemeyiz.

İyiye ve mükemmele ulaşmanın ilk şartlarından biri devamlı olarak kaliteli ve yapılan işe uygun aletleri tercih etmektir. Böylelikle başarılı ve güzel bir sonuç elde ederiz. Özellikle sanat icra eden kişilerin bu hususa daha dikkat etmesi gerekir.

Bütün sanatların kendine özgü özel malzemeleri bulunmaktadır. İcra edilen tüm sanatların tam anlamıyla doğru bir şekilde ilerlemesi ve iyi bir eser elde edilmesinde en önemli katkıyı kullandığı malzeme sağlar. Özellikle hat sanatında kullanılan malzemeler birbiri ile bütünlük içindedir. Biri iyi değilse diğerinin işlevini kısıtlar. O yüzden her biri özenle seçilmelidir.

Görsel anlamda göze, ruhani olarak gönle hitap eden hat sanatı için;

“Kem alatla kemalat olmaz”

sözü her zaman kullanılır.

Hat sanatı için büyük önem arz eden malzemeleri sıralayacak olursak ilk sırayı kalem, mürekkep ve kağıt alır. Bu malzemeleri de mühre, kalemtraş, makta, hokka ve yazı altlığı takip eder.

Kalem

Hat sanatının temel aracı olan kalem, Kur’an-ı Kerim’de zikredildiği ve üzerine yemin edildiği için diğer malzemelerden üstün tutulur. Yazı yazarken kalemden iyi bir sonuç elde etmek istiyorsak seçerken düzgün ve hafif sertlikte bir kalem alıp, usulüne uygun açmamız gerekir. Kalem açmak yazıyı öğrenmek kadar meşakkatlidir. Kalemi yazıya hazır hale getirmek için bıçak ve maktaya ihtiyaç vardır. Açarken yavaş ve dikkatli şekilde hareket edip ucunu badem şeklinde açtıktan sonra, maktaya yatırılarak ucu eğimli bir şekilde kesilip orta kısmından çatlatılır. Böylelikle kalem yazılacak yazı türüne göre yazıya hazır hale getirilir.

Bozuk bir kalemle düzgün ve estetik bir eser çıkarmak mümkün olmayacağı için mutlaka bu kurallara uygun hareket etmemiz lazım. Hatta Hz. Ali(ra)’nin bir sözü vardır ki kalemin ehemmiyetini daha iyi ifade eder:

“Kalemi iyileştirirsen yazını da iyileştirirsin; kaleme bakmazsan yazıyı yüzüstü bırakmış olursun, çünkü yazı kaleme tâbidir.”

Ayrıca sanatlar içerisinde sadece hat sanatında malzemelere karşı bir hassasiyet, hürmet, edep ve bir saygı vardır. Çünkü ayet ve hadis yazıldığı için açılan kalem yongaları, kağıt artıkları gelişi güzel çöpe atılmaz; muhafaza edilir veya yakılır.

Özellikle kalem yongaları geçmişten günümüze gelen bir gelenek ile biriktirilir. Osmanlı dönemi hattatları bu yongaları saklar, gasil sularını biriktirdikleri yongalarla kaynatılmasını vasiyet ederlermiş. Şimdi ise bu yongalar temiz bir toprağa gömülüp veya yakılmaktadır.

Yazıya boyut veren nokta ölçüsüyle harfleri en mükemmel hale dönüştüren kalem, sanatın güzelliğini ortaya çıkarmakta en büyük katkıya sahiptir.

Yazı çeşitlerine göre kalemler kendi aralarında çeşitleri vardır. Bunlar;

Kamış Kalem

Cava Kalem

Kargı Kalem

Tahta Kalem

Bambu Kalem

Menevişli/Hindi Kalem

Kağıt

Genel anlamı ile yazı yazılan malzeme olarak bilinen kağıt, kalemden sonra hat sanatı için ikinci önemli olan malzemedir.

Hat sanatında kullanılan ham kağıt değildir. Kağıdın yazıya uygun hale gelmesi için bir çok işlevden geçmesi lazım. İlk işlev boyanmasıdır.

Kağıdın rengini elde etmek için renk veren bitkiler kullanılır. Bunlar: Çay, soğan kabuğu, nar kabuğu, cehri tohumu, al bakkam, mor bakkam gibi bitkilerin rengi çıkartılarak banyo usulü ile kağıtlar renklendirilir. Renklendirilen kağıt kuruduktan sonra ahar işlemine geçilir.

Ahar yumurta ve nişasta ile yapılır. Hazırlanan ahar bir sünger yardımıyla kağıdın yüzeyine sürülür. Kurumasını bekledikten sonra bu işlem birkaç defa tekrarlanır. Bir kağıda ne kadar ahar yapılırsa yazı için daha elverişli hale gelir. Aharlanan kağıt, mührelenip uzun süre bekletilirse güzelleşip kalitesi daha çok artar.

Aharlı kağıt tercih edilme sebebi ise; yazı yazarken mürekkebin dağılmasını engellemek, kalemin hareketine esneklik kazandırmak ve yapılan yanlışları kolay silmek için aharlı kağıt kullanılır. Böylelikle yazılar daha kolay yazılarak kaliteli ve ölümsüz eserler ortaya çıkar.

Mürekkep

Hat sanatı için gerekli olan üçüncü malzeme de mürekkeptir. Genellikle ilk tercih edilen is mürekkebidir. Siyah is mürekkebi, is ve zamkla elde edilir. Kıvama gelmesi için uzun bir yolculuktan geçer. Kullanılan zamk genelde arap zamkı olup bir havan içine ölçülü bir şekilde bırakılarak boza kıvamına gelene kadar dövülür, dövülme esnasında içine azar azar is eklenerek karıştırılıp mürekkep kıvamına gelmesi sağlanır. Beklenilen sonuç elde edildikten sonra kullanılmaya hazır hale gelen mürekkep şişe içerisine bırakılarak saklanılır.

Tedarik edilen mürekkep hokka içerisindeki lika (ipek ipliği) üzerine dökülüp karıştırılarak yazmak için hazır hale getirilir. İyi bir mürekkep, kağıdın üzerinden rahat bir şekilde akar ve eserin daha muntazam çıkmasında önemli bir etkisi olur. Bu sonucu da en iyi is mürekkebi sağlar.

İs mürekkebi, üzerinden yıllar geçse bile renginde herhangi bir akma veya solma söz konusu değildir. Ayrıca is mürekkebi kaliteliğinin yanı sıra, hattat yaptığı bir yanlışı kolaylıkla yalayarak silebilir. Bu yalama işlevinden dolayı halk arasında mürekkep yalama tabiri hattatlıktan gelmektedir.

Hat sanatında is mürekkebi dışında başka mürekkeplerde kullanılır. Bunlar:

Kırmızı (lal)

Beyaz (üstübeç)

Zerendud (altın) 

Hattat çıkardığı eserin son dokunuşlarını yapmak için yani yazı sonrası yapılan tashih (düzeltme) işlevinin, yazıyı şişirip bozmaması içinde bazı hattatlar tashih mürekkebini ayrı hazırlarlar.

Yukarıda bahsettiğimiz bu üç malzemenin önemini vurguluyan güzel bir söz de şudur:

“Kalemin alasını, mürekkebin ranasını ve kağıdın zibasını bulmak gerekir.”

Hokka

Arapçada kutu anlamına gelmekle beraber içine mürekkep konulan malzeme olarak da bilinir. Hokka genelde cam, seramik, bakır, pirinç, gümüş olarak üretilir. Fakat içindeki mürekkebin uzun ömürlü olması için genelde cam ve seramik olanlar en çok tercih edilir. Çünkü hokkanın ham maddesi içindeki mürekkebi etkileyeceği için bunlara dikkat etmek gerekir. Ayrıca mürekkebin güzel kokması için bir miktar koku da damlatılır.

Tercih ettiğimiz hokkayı hazırlama aşaması şöyledir: Bir miktar su ile hafifçe ıslatılmış lika hokkaya yerleştirilir. Onun üzerine de mürekkep damlatılarak hokkamız yazı yazmak için hazır hale getirilir.

Makta

Hat sanatında kullanılan kamış kalemin ucunu, usulüne uygun kolay bir şekilde kesip ve çatlatmak için kullandığımız alete makta denilir. Kalemin yatırılıp kesildiği yere de kalem yuvası adı verilir.

Genel olarak Kemik, Fildişi, Abanoz, Bağa, Sedef gibi maddeler kullanılarak elde edilmiştir. Çünkü bu malzemeler kesmeye kullandığımız kalem traşın keskinliğine zarar vermez. Fakat daha sert maddeler üzerinde kat işlemi yapılırsa yani cam ve mermer gibi, bunlar bıçağı kullanılamaz hale getirebilir.

Kalemler açıldıktan sonra maktanın üzerinde meyilli kesilme işlemine, kat kesildikten sonra orta kısmının ayırmasına Şak yapmak denilir.

Ayrıca kat etme işlemi yazının keskin olmasında büyük yer tutar…

Kalemtraş

Hat sanatında yazılan yazının keskinliği ve güzelliği kalemin iyi ve doğru bir şekilde kesilmesine bağlıdır. Bu yüzden kullandığımız kalemtraşın çok keskin olup kalemin ucunu tek seferde pürüzsüz bir şekilde kat etmesi lazım.

Bahsedilen kalemtraş bıçak görünümlü olup saplı çakı şeklinde bir alettir. Tashih için kullanılan ise daha küçük neşter boyutunda bıçaklardır.

Kalemtraşın tiğ denilen kesici kısmı, sap kısmı ve parazvana denilen bağlantı yeri olmak üzere üç bölmeden meydana gelir. Eski dönemde kullanılan kalemtraşların, parazvana kısmına ustanın ismi yazılırmış. Şimdi ise çoğunlukla bu tip bıçaklar yerine maket bıçağı tercih edilmektedir.

Lika

Hokkanın içine yerleştirilen saf ipeğin adına lika denilir. Hokkanın içine, tiftikleyerek bırakılıp üzerine miktarınca mürekkep eklenilerek kullanılır. Lika kalemin mürekkebe rahatça batırılıp miktarınca alınmasını sağlar. Likasız kullanılan hokka ise kaleme mürekkebi fazlaca alır, böylelikle yazarken yazının güzelliğini bozar.

Bu ipek ipliğin tercih edilmesinin sebebi ise erken deforme olmaması ve aynı zamanda kalemin ucuna takılmadan rahat batırılmasıdır. Uzun süre kullanılan lika eğer parçalanmaya başlamışsa değiştirip yenisi bırakılması gerekir. Likanın diğer önemli özelliği ise hokkamızı ters çevirsek bile kesinlikle içindeki mürekkebi akıtmaz.

Mühre

Çakmak taşı, akik taşı ve camdan yapılan mühre, aharlı kağıdın parlaması ve pürüzsüz hale gelmesi için kullanılan bir alettir. Mührelenen kağıtta yazı daha net ve düzgün çıkar. Kalemin kağıt üzerindeki hareketini kolaylaştırır ve kağıt üzerine mürekkebin tam ayarında akmasını sağlar.

Her ahar işleminden sonra kağıda mühre yapılır. Mühre sadece kağıdı değil, altın ile yazılmış yazıları, tezhipleri parlatmak için de kullanılır.

Yazı Altlığı

Yazı yazarken kağıdımızın altına mutlaka orta yumuşaklıkta deri veya bir mukavvanın üzeri kaplanıp, yazı altlığı olarak kullanılır. Bu kalemimizin tam oturmasını sağlayarak ele serbestlik katıp, daha rahat yazı yazmamıza yardımcı olur.

Esra Teşdoğ

(Hattat)

Kaynakça;

Hat sanatı: Süleyman Berk

Yazıya giriş: M. H. Subaşı

XVIII. yy Divan Şiirinde Hat Malzemeleri: Mutlu Melis ÖZGERİŞ

Kalem Güzeli: Mahmut Bedrettin Yazır

Paye Sanat

Kaynak: Haber Merkezi

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.