Yazdıklarında ne kadar derin düşündüğünü ve samimi olduğunu okurlarına hissettiren Fuzuli’nin yazmış olduğu Su Kasidesi’nde de ne kadar samimi ve içten olduğunu görmemek mümkün değil.
Haber Giriş Tarihi: 22.04.2024 14:39
Haber Güncellenme Tarihi: 22.04.2024 14:39
Kaynak:
Haber Merkezi
Yazdıklarında ne kadar derin düşündüğünü ve samimi olduğunu okurlarına hissettiren Fuzuli’nin yazmış olduğu Su Kasidesi’nde de ne kadar samimi ve içten olduğunu görmemek mümkün değil. Su Kasidesi’nde alemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimize (sav) karşı özlem, aşk, samimiyet, övgü vs bulunur. Kasidenin beşinci beytinde geçen;
“Suya versün bâğban gülzârı zahmet çekmesün
Bir gül açılmaz yüzün teg verse min gülzâre su”
Fuzuli’nin özlemini bu satırlarda da görmemiz elzemdir.
Fuzuli’nin önemli eserlerinden biri olan, aynı zamanda Türk Edebiyatı’nda büyük önem arz eden Su Kasidesi’nin her beytinde Peygamber Efendimize övgüler görülür. Su Kasidesi’ni okuyan okurların, şairin duyduğu özlemi anlamamaları mümkün değildir.
Bu kasidenin özelliklerinden biri de lirik söyleyiş ve sanatlı anlatıma sahip olmasıdır. Su Kasidesi "fa`ilatün fa`ilatün fa`ilatün fa`ilün" (aruz ölçüsü) kalıbı ile kaleme alınmıştır. Redifi sudur, dolayısıyla ismi de buradan gelmektedir.
32 beyitten oluşmaktadır ve naat olma özelliği taşımaktadır. Son iki beyitlerde yani 31-32. Beyitlerde Fuzuli bağışlanma dileyerek, dua ile Su Kasidesi’ni bitiriyor.
Saçma ey göz eşkden gönlümdeki odlara su
Kim bu denlü dutuşan odlara kılmaz çâre su
Âb-gûndur günbed-i devvâr rengi bilmezem
Yâ muhît olmış gözümden günbed-i devvâra su
Zevk-ı tîğundan aceb yoh olsa gönlüm çâk çâk
Kim mürûr ilen bırağur rahneler dîvâra su
Vehm ilen söyler dil-i mecrûh peykânun sözin
İhtiyât ilen içer her kimde olsa yara su
Suya virsün bâğ-bân gül-zârı zahmet çekmesün
Bir gül açılmaz yüzün tek virse min gül-zâra su
Ohşadabilmez gubârını muharrir hattuna
Hâme tek bahmahdan inse gözlerine kara su
Ârızun yâdıyla nem-nâk olsa müjgânum n’ola
Zayi olmaz gül temennâsıyla virmek hâra su
Gam güni itme dil-i bîmârdan tîgun dirîğ
Hayrdur virmek karanu gicede bîmâra su
İste peykânın gönül hecrinde şevkum sâkin it
Susuzam bir kez bu sahrâda menüm-çün ara su
Men lebün müştâkıyam zühhâd kevser tâlibi
Nitekim meste mey içmek hoş gelür hûş-yâra su
Ravza-i kûyuna her dem durmayup eyler güzâr
Âşık olmış galibâ ol serv-i hoş-reftâra su
Su yolın ol kûydan toprağ olup dutsam gerek
Çün rakîbümdür dahı ol kûya koyman vara su
Dest-bûsı ârzûsıyla ger ölsem dostlar
Kûze eylen toprağum sunun anunla yâra su
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
FUZULİ’NİN SU KASİDESİ
Yazdıklarında ne kadar derin düşündüğünü ve samimi olduğunu okurlarına hissettiren Fuzuli’nin yazmış olduğu Su Kasidesi’nde de ne kadar samimi ve içten olduğunu görmemek mümkün değil.
Yazdıklarında ne kadar derin düşündüğünü ve samimi olduğunu okurlarına hissettiren Fuzuli’nin yazmış olduğu Su Kasidesi’nde de ne kadar samimi ve içten olduğunu görmemek mümkün değil. Su Kasidesi’nde alemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimize (sav) karşı özlem, aşk, samimiyet, övgü vs bulunur. Kasidenin beşinci beytinde geçen;
“Suya versün bâğban gülzârı zahmet çekmesün
Bir gül açılmaz yüzün teg verse min gülzâre su”
Fuzuli’nin özlemini bu satırlarda da görmemiz elzemdir.
Fuzuli’nin önemli eserlerinden biri olan, aynı zamanda Türk Edebiyatı’nda büyük önem arz eden Su Kasidesi’nin her beytinde Peygamber Efendimize övgüler görülür. Su Kasidesi’ni okuyan okurların, şairin duyduğu özlemi anlamamaları mümkün değildir.
Bu kasidenin özelliklerinden biri de lirik söyleyiş ve sanatlı anlatıma sahip olmasıdır. Su Kasidesi "fa`ilatün fa`ilatün fa`ilatün fa`ilün" (aruz ölçüsü) kalıbı ile kaleme alınmıştır. Redifi sudur, dolayısıyla ismi de buradan gelmektedir.
32 beyitten oluşmaktadır ve naat olma özelliği taşımaktadır. Son iki beyitlerde yani 31-32. Beyitlerde Fuzuli bağışlanma dileyerek, dua ile Su Kasidesi’ni bitiriyor.
Saçma ey göz eşkden gönlümdeki odlara su
Kim bu denlü dutuşan odlara kılmaz çâre su
Âb-gûndur günbed-i devvâr rengi bilmezem
Yâ muhît olmış gözümden günbed-i devvâra su
Zevk-ı tîğundan aceb yoh olsa gönlüm çâk çâk
Kim mürûr ilen bırağur rahneler dîvâra su
Vehm ilen söyler dil-i mecrûh peykânun sözin
İhtiyât ilen içer her kimde olsa yara su
Suya virsün bâğ-bân gül-zârı zahmet çekmesün
Bir gül açılmaz yüzün tek virse min gül-zâra su
Ohşadabilmez gubârını muharrir hattuna
Hâme tek bahmahdan inse gözlerine kara su
Ârızun yâdıyla nem-nâk olsa müjgânum n’ola
Zayi olmaz gül temennâsıyla virmek hâra su
Gam güni itme dil-i bîmârdan tîgun dirîğ
Hayrdur virmek karanu gicede bîmâra su
İste peykânın gönül hecrinde şevkum sâkin it
Susuzam bir kez bu sahrâda menüm-çün ara su
Men lebün müştâkıyam zühhâd kevser tâlibi
Nitekim meste mey içmek hoş gelür hûş-yâra su
Ravza-i kûyuna her dem durmayup eyler güzâr
Âşık olmış galibâ ol serv-i hoş-reftâra su
Su yolın ol kûydan toprağ olup dutsam gerek
Çün rakîbümdür dahı ol kûya koyman vara su
Dest-bûsı ârzûsıyla ger ölsem dostlar
Kûze eylen toprağum sunun anunla yâra su
Serv ser-keşlük kılur kumrî niyâzından meger
Dâmenin duta ayağına düşe yalvara su
İçmek ister bülbülün kanın meger bir reng ile
Gül budağınun mizâcına gire kurtara su
Tıynet-i pâkini rûşen kılmış ehl-i âleme
İktidâ kılmış târîk-i Ahmed-i Muhtâr’a su
Seyyid-i nev-i beşer deryâ-ı dürr-i ıstıfâ
Kim sepüpdür mucizâtı âteş-i eşrâra su
Kılmağ içün tâze gül-zârı nübüvvet revnakın
Mu’cizinden eylemiş izhâr seng-i hâra su
Mu’cizi bir bahr-ı bî-pâyân imiş âlemde kim
Yetmiş andan min min âteş-hâne-i küffara su
Hayret ilen barmağın dişler kim itse istimâ
Barmağından virdügin şiddet günü Ensâr’a su
Dostı ger zehr-i mâr içse olur âb-ı hayât
Hasmı su içse döner elbette zehr-i mâra su
Eylemiş her katreden min bahr-ı rahmet mevc-hîz
El sunup urgaç vuzû içün gül-i ruhsâra su
Hâk-i pâyine yetem dir ömrlerdür muttasıl
Başını daşdan daşa urup gezer âvâre su
Zerre zerre hâk-i dergâhına ister salınur
Dönmez ol dergâhdan ger olsa pâre pâre su
Zikr-i na’tün virdini dermân bilür ehl-i hatâ
Eyle kim def-i humâr içün içer mey-hâra su
Yâ Habîballah yâ Hayre’l beşer müştakunam
Eyle kim leb-teşneler yanup diler hemvâra su
Sensen ol bahr-ı kerâmet kim şeb-i Mi'râc’da
Şebnem-i feyzün yetürmiş sâbit ü seyyâra su
Çeşme-i hurşîdden her dem zülâl-i feyz iner
Hâcet olsa merkadün tecdîd iden mimâra su
Bîm-i dûzah nâr-ı gam salmış dil-i sûzânuma
Var ümîdüm ebr-i ihsânun sepe ol nâra su
Yümn-i na’tünden güher olmış Fuzûlî sözleri
Ebr-i nîsândan dönen tek lü’lü şeh-vâra su
Hâb-ı gafletden olan bîdâr olanda rûz-ı haşr
Eşk-i hasretden tökende dîde-i bîdâra su
Umduğum oldur ki rûz-ı haşr mahrûm olmayam
Çeşm-i vaslun vire men teşne-i dîdâra su
Seleme DEVECİ
(Paye Haber Editörü)
Kaynak: Haber Merkezi
En Çok Okunan Haberler