HZ. ALİ (R.A.)’IN HALİFELİĞİ 656-661
Hz. Ali (r.a.) döneminde de yine iç kargaşalar devam etmişti hatta daha da şiddetlenmişti dersek yanlış söylemiş olmayız.
Hz. Osman’ın öldürülmesinden sonra Müslümanlar O’nun katillerini cezalandırmak için harekete geçtiler ama bu harekete geçme eyleminden sonra ortalık iyice karışmıştır. İki İslam ordusu çarpışma durumunda kaldılar ve Kufe yakınlarında Cemel Vak’ası denilen savaş meydana gelmiştir. Bu savaşta Halife’nin ordusu galip gelmesine rağmen Hz. Ali (r.a.)’nin halifeliği kabul edilmemiştir. Mısır’ın valisi Amr İbn-ül-As ve Şam valisi Hz. Muaviye bazı nedenlere dayanarak O’nun halifeliğini kabul etmediler.
Bu sebeplerden ötürü iki valinin ordusu ve Halife’nin ordusu Sıffın diye adlandırılan yerde savaşmak mecburiyetinde kalmışlar. Bir neticeye varılamayan bu savaştan sonra bir hakem heyeti kurulmuştur. Heyetin verdiği kararda şüpheli bir şekilde de olsa Hz. Muaviye’nin Halifeliğine karar verilmiştir. Elbette ki bunu Hz. Ali (r.a.)’nin taraftarları kesinlikle kabul etmemiştir. Hz. Ali (r.a.), Hz. Muaviye’yle savaşmak konusunda büyük gayret göstermiştir.
Hz. Ali (r.a.) 40.000 kişilik ordusuyla sefere hazırlandığı esnada kendisinden intikam almak istyenlerden Harici Abdurrahman Mülcem tarafından hançerlenerek şehit edilmiştir.
Ramazan ayının 17. Gününde şehit olmuştur.
Hz. Ali (r.a.)’nin sözleri:
“Takva imanın temelidir.”
“Zulmün kılıcını çeken kişi aynı kılıçla öldürülür.”
“Hayatta iki şey vardır ki asla sonu gelmez; ilim ve akıl.”
Seleme Deveci
(Paye Haber Editörü)